Tarımda kullanılan kimyasal gübre ve ilaç kalıntılarının sulama suları ile akarsulara ve yer altı sularına karışmasının ciddi derecede çevre kirliliğine neden olduğu belirtildi.

Tarımda kullanılan kimyasal maddeler su kalitesini olumsuz etkiliyor

Mersin Üniversitesi Çevre Bölümü tarafından yapılan bir araştırma, Mersin'de tarım alanlarında kullanılan kimyasal maddelerin bölgenin su kalitesini önemli ölçüde etkilediğini ortaya çıkardı.

Mersin Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Halil Kumbur, konuyla ilgili yaptığı yazılı açıklamada, tarımda kullanılan kimyasal gübre ve ilaç kalıntılarının sulama suları ile akarsulara ve yer altı sularına karışmasının ciddi derecede çevre kirliliğine neden olduğunu söyledi. Kullanılan tarımsal kimyasalların (pestisitlerin) etkin maddelerinde çeşitli metallerin ve klorun yer almasının, su kaynaklarında metal düzeylerinin ve iletkenliğin artışına sebep olduğuna dikkat çeken Kumbur, özellikle bakır bazlı fungisitler ve gübrelerin tarımda oldukça yaygın bir şekilde kullanıldığını kaydetti. Kumbur, "Bakır bütün canlılar için gerekli bir element olmasına rağmen yüksek konsantrasyonlarının birçok organizmayı olumsuz etkiler. Özellikle ağır metaller ile kirlenmiş sulardan kaynaklanan çevresel problemleri önlemek için, tarımsal alanların çevrelerinde yer alan su kaynaklarının düzenli olarak analizlerinin yapılması, ayrıca kirlenmenin başlangıç aşamasında engellenmesi için de kullanılan kimyasal madde miktarlarının minimuma indirilmesi büyük önem taşıyor." dedi.

Mersin'in 4 farklı tarım bölgesi olan Kazanlı, Adanalıoğlu, Homurlu, Kocahasanlı beldelerinde çalışma yaptıklarını anlatan Kumbur, Kazanlı, Adanalıoğlu ve Homurlu Belediyeleri sınırları içerisindeki su kaynaklarında krom değerlerinin, Kocahasanlı beldesinden alınan örneklere oranla yüksek olduğunun belirlendiğini kaydetti.

Krom değerlerinin yüksek çıkmasının Kazanlı beldesinde yer alan ve Adanalıoğlu ve Homurlu beldelerine yakın olan Kromsan Krom Bileşikleri Fabrikası'ndan veya toprak yapısından kaynaklanmış olabileceğine dikkat çeken Kumbur, "Ayrıca mangan ve bakır değerlerinin de yüksek olduğu görüldü. Kromun toprak yapısı ve endüstriyel kaynaklı olabileceği göz önünde bulundurulduğunda, yüksek bakır ve mangan değerlerinin pestisit ve gübrelerden kaynaklanabileceğini düşünüyoruz. Adanalıoğlu Belediyesi'nden alınan su örneklerinde yapılan analizlerde, sebzelerin ekim dönemindeki krom miktarlarının diğer dönemlere oranla daha yüksek olduğu tespit edildi. Gelişme ve hasat dönemlerindeki azalmanın ise toprağa değişik kanallarla ulaşan kromun bitkiler tarafından kullanılması sonucu olabileceği düşünüyoruz." ifadelerine yer verdi.

Yapılan araştırma sonucunda Mersin'de tarım alanında kullanılan kimyasal maddelerin bölgenin su kalitesini önemli ölçüde etkilediğinin ortaya çıktığına dikkat çeken Kumbur, pestisitlerin insan sağlığı ve çevre açısından önemli bir kirletici kaynak olduğu özellikle kullanıcılar tarafından kabul edilmesi gerektiğine işaret etti.

Pestisitlerin toprak, su ve hava kalitesine etkilerinin takip edilebilmesi için sürekli olarak analizler yapılması gerektiğini ifade eden Kumbur, biyolojik olarak parçalanabilirliği zor olan ya da hiç ayrıştırılamayan pestisitlerin önemli çevre sorunlarına neden olacakları bilindiğinden biyolojik ayrışma kolaylığı olan pestisit türlerinin kullanılmının teşvik edilmesi gerektiğini kaydetti. (cihan)